4.857 Görüntüleme Ümit Hikayeleri 0 Yorum

Bir zamanlar, bir dervişin yolu, bir dere kenarındaki küçük bir dergâha düştü. Dergâh küçüktü ama, içinde yüce gönüllü bir velî yaşıyordu. Derviş, hoş-beşten sonra, halini arzetti, niye yollara düştüğünü anlattı. “Daha düzgün bir hayat yaşamak istiyorum, ama aklıma kötü şeylerin, günahkâr düşüncelerin gelmesine bir türlü mani olamıyorum. Buna son vermenin yolunu gösterecek birini bulmak için yollara düştüm.”

Dergâhtaki velî zât:

“Sana bir yol göstereceğim” dedi.

“Ama önce, çıkıp dışarıdan bir miktar rüzgâr alıp getirmen gerekiyor.”

Derviş, aklıkarışık bir halde dışarı çıktı. Rüzgâr nasıl alınıp içeri getirilebilir ki?

Öyle düşündü böyle yaptı olmadı.

Üzgün bir halde dergâha döndü.

“Yapamıyorum” dedi.

Velî zât gülümsedi ve:

“Evlat” dedi, “nasıl rüzgârı avuçlayıp içeri getiremiyorsan, aklına gelen o kötü düşünceleri de aklından silip atamazsın. Ama ne zaman böyle bir düşünce gelip seni yanlış yola çağırdığında sen “Hayır” dersen, onlardan sana hiçbir zarar gelmez.”

Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş