Eline, diline, beline sahip ol

8.750 Görüntüleme Evlilik 1 Yorum

İsmi mahfuz okuyucumuz: “Biz nişanlandık. Aynı okulda arkadaşız. Önceleri her noktada mutabık olduğumuzu düşünüyorduk. Ama nişanlanınca bazı şeylerin farklılığını hissettik. Kısacası sık sık tartışır olduk. Birbirimizi kırıyoruz, üzülüyoruz. Bazen ümitsizliğe kapılıyoruz. ‘Nişanlılıkta böyle olursa, evlilikte nasıl olur’ diye... Nişanlımla birlikte size yazmaya karar verdik. Ne yapmamız lâzım? Neleri önerirsiniz? Bizler tez elden bu nişanlılığı kurtarmak istiyoruz.”

Bir gece adeta feryatla yankılanan bir telefon almıştım. Telefonun öbür ucundaki, bir yıl önce mezun ettiğim bir öğrencimdi. Altı-yedi ay süren nişanlılık döneminden sonra, evlilik için gün belirlemişler, ama tartışmaları bir türlü bitmiyordu.

Yeni Nişanlandık Ama Birbirimizi Çabuk Kırıyoruz, Ne Yapmamız Lâzım“Bu şekilde evlenirsek biz ne yapacağız? Bu yuva kurulmadan, yıkıldık” diye panik içindeydi.

Kendisine göre bazı sebepleri olan bu öğrencimin tesbitleri doğruydu. Evliliğe hazırlıksız yakalanmak, evliliğin mutluluğunu silip süpürürdü. Buna âcilen bir çare bulunmalıydı.

Çok sevdiğim saygılı, bilgili ve çalışan öğrencilerime sunduğum tekliflerimi sizlerle de paylaşmak istiyorum.

İki farklı insanın bir bütün oluşturması, sabır, zaman ve itina ister. Nişanlılıkla başlayıp, evlilikle sürecek olan bu birliktelik, saniye saniye ihtimam, adım adım emek ister.

Nişanlılık ve evlilikte bazı şeylerin istediğimiz gibi gitmemesinin önemli sebepleri vardır. Bu sebepleri aşacak ve mevcut problemlere çözüm olacak bazı pratikleri ele alalım:

1- Nişanlılığı son derece ciddiye alın, alıştığınız rahat ve bağımsız hayatla kıyaslamayın. Artık, iki kişilik farklı bir hayatı yaşayacağınız konusunda kendinize telkinde bulunun.

2- Evli her insanın, nişanlılıkta bazı güçlükleri yaşadığını, sizin de onlar gibi yaşayıp, problemleri aşma iradenizin bulunduğunu düşünün. Eğer her nişanlı, karşılaştığı problemlere bağlı kalsaydı, bugün hiçbir evlilik olmazdı.

3- Nişanlınızla her konuyu karşılıklı olarak, kırmadan incitmeden konuşabilmeniz konusunda birbirinize söz verin. Bu sözü ise, asla çiğnemeyin. Bu yolla her güçlüğü aşacağınızı bilin.

4- Problemleriniz karşısında panikleyip, “Ne olacak?” endişesine kapılmayın. Hayatın problemlerle devam edeceğine alışın. Problemsiz bir hayatın, en büyük problem olacağını bilin.

5- Nişanlılık döneminde iradenize ve dengenize sahip olun. Unutmayın ki, nişanlılık bir geçiş dönemidir. Her an bozulabilir bir niteliği vardır. Dönülmesi zor hatalar yapılırsa, bedensel ve psikolojik çöküntü bir ömür boyu sürer.

6- Nişanlılıkta problemleri değil, paylaşım noktalarını ön plâna çıkarın. Sözle dahi, şiddetten bahsedip, korku ve paniğe sebep olmayın. Sevgi ve iltifat, nişanlılığın ilâcıdır.

7- Yalnız kaldığınızda sadece kendi meselelerinizi ele alın. Problemlerinize birlikte çözüm üretin. “Şu veya bu ne demiş?” konusuyla ilgilenmeyin. Unutmayın, sizi yalnızca siz idare edip, mutlu edeceksiniz.

9- Savurgan, aç gözlü ve su gibi akan israf, evlilikte bir yıkımın ve bir mutsuzluğun habercisidir. Nişanlılıkta tutumlu olun; plânlı harcamayı ve gelecek için yatırım ve birikim plânları yapmayı öğrenin. Çünkü evlilik, nişanlılıktan ibaret değildir.

10- Birbirinize karşı açık olun. Abartılı ve imkânsız vaatler sunmayın. Sade ve yalnız olursanız, bir çift söz, bir çiçek, bir tebessümün en büyük zenginlik olduğunu görürsünüz.

11- Nişanlınızın söz ve fikirlerine değer verin. Yanlış bir söz veya davranış gördüğünüzde sert ve kesin bir tavırla onu düzeltmeye kalkmayın. Onun doğrusunu yaşayışınızla gösterin ve düzelmesi için de zamana bırakın.

12- İstek ve tercihlerinizde ısrarcı olmayın. Ortak bir noktada buluşmaya çalışın. Çünkü ailede tek kişinin isteği değil, iki kişinin isteği dikkate alınır.

13- Nişanlınıza karşı üstünlük gösterisinde bulunup, onu ezmeyin. Fazla eğitimin, fazla maaşın, fazla zenginliğin havasıyla karşınızdaki insanı hırpalamayın. O da kendi çapında sizin kadar değerlidir.

14- Problemlerinizi ertelemeyin, tazeyken çözmeye çalışın. Problemler ertelendikçe, büyür, büyüdükçe de çözümsüzlüğe doğru giderler.

15- Mevcutlarınıza razı olun, elinizdekilerle memnun olmayı bilin, başkasına özenmeyin. Siz, öncelikle siz olun. Başkası olmaya kalkmayın. Magazin basınında yer alanların, sahte gülücükleri ve renkli dünyaları sizi etkilemesin. Onların tozpembe dünyalarının gerisinde korkunç bir yalnızlık ve sevgisizlik yattığını unutmayın.

16- Nişanlılık döneminde, aile büyüklerinizin, görüşlerine değer verdiğiniz insanların tekliflerini dinleyin. Deneyimlerinden yararlanın.

17- Dinî ve ahlâkî kültürünüzü, moral değerlerinizi göz ardı etmeyin. O zaman kendinize saygınız kalmaz.

Nişanlılık döneminde, Ahi Evran Veli’nin şu sözünü temel hareket noktası kabul edin:

“Eline, diline, beline sahip ol.”

Halit ERTUĞRUL

Yeni Asya Gazetesi "Elif Eki"

Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş